20 Eylül 2008 Cumartesi

Sen 2

Seni yazmaya devam ediyorum. Bu ne cüret bilmiyorum. Seni yaziyorum diyorum ama beni yaziyorum hala. Senin beni tecrube edisinin, benden görünen yönünü yazabiliyorum ancak. Belki bir gün gelecek seni yazacagim diye tuslara basan parmaklarim, yerini kalbimden gelen senin sesinden dökülenlerin yazilmasi hizmetine adayacak. Simdi cogaldi artik seni yazan eller, senin yazdirdigin eller. Simdi herkese konusmaya basladin. Ya da herkes artik sana kulak kabartir oldu.

Yalnizim, hep oldugum gibi, hep oldugumuz ama bir turlu gormedigimiz, goremedigimiz, kabul edemedigimiz gibi. Aynada yansiyanlar hayatimda, yansimalarim. Yuzlesmelerle dolu bir yil daha basladi bu yil. Icim disima tasmis, daha acik gorunuyor hersey. Ofkeli gunler devam etse de asil ofke hala ofkeleniyor olabilmekte. Bilirken gercegi, sarilmis sarmalanmisken senle, hala bu dunyada ofkelenebiliyor olmak en buyuk ofkem.

Bir ney olmak icin kendimi sana teslim ettigim gunden beri bir bir aliyorsun elimde beni ben yapanlari. Bana verdigin hediyeler ise aldiklarindan kat kat daha fazla. Bos bos oturuyorum, bos bos yuruyorum, bos bos yaziyorum. Kalbim titriyor once, ne kadar bos oturdugumla alakali olarak. Tumden bosalttiysam icimi, gelisin hic gecikmiyor. Bir dala takilan gozum, bugune kadar gormedigi guzellikleri goruyor. Mucizelerini kesfediyor gun be gun. Sen olunca hersey ne kadar kolay. Herseyin senden geldigini kabul ettigimde ve herseyi benim icin yaptigini anladigimda. Oysa ne cok isyan etmistim, ne sayisiz geceler gecmisti seni reddederek. Onlarda bile seninle konusmuyor muydum? Kimim vardi ki senden baska? Kim var ki senden baska?

Yorgunum arada olmaktan. Senin olmadigin bir an olmadigini bilsem de, senden kopmus ne cok zaman var burda, bu oyun alaninda gecirdigim. Agliyorum avazim ciktigi kadar, agliyorum hickira hickira. Kalbim parcalaniyor herbir oyunda. Her biten oyun beni sona beni sana yaklastirsa da, yerine baslayan yenisi yine kalbimi kelepceliyor dunyaya.

Tek avuntum seni bilmek bir damla kadar da olsa okyanusunda. Tek avuntum seni hissetmek o ‘çok acıdı!’ dedigim kalbimin en karanlik kosesinde. Tek avuntum seninle konustugumda artik beni duydugunu bilmek. Tek dostum, tek esim, tek sevgilim, annem, babam herseyim. Seni kaybetmisim kimbilir kac asir. Tek avuntum varligindan suphe etmeyecek kadar yerlesmek sende.

Hadi artik. Gel! Beni rusvetlerinle susturamayacaksin bu sefer. Bu sefer SENsin tek istedigim, senden baska yok bildigim. Oyunda kaybolsam da birkac saatligine, goreceksin onlar da geride kalacak., gecmisi olmayan bu oyunda. Hep sen varsin. Hep!… Sen!...

Hiç yorum yok: