27 Ekim 2011 Perşembe

Aktarma

Yeni bir yazi okudum gecenlerde, zihnimizi birturlu rahat birakmayan dusuncelerden bahsediyordu.

Sikayetci misiniz? Mesela meditasyon yapiyorsunuz ama o kadar cok dusunce birden geliyor ki, nefes bile alamiyorsunuz, kayboluyorsunuz icinde. Hatta meditasyon yapmaya gerek yok, normal hayatinizda herhangi bir ortamda da bunu yasayanlari biliyorum :) Benim gibi olanlar da vardir. Eskiden ruyamda bile o kadar aktifti ki butun dusunceler, uyandigimda hic uyumamis gibi olurdum...

Iste yazar bu konuya soyle aciklik getirmisti. Dusunceler ancak bilinc duzeyimiz dusuk oldugunda geliyor. Ne zaman dikkatle duruyoruz o zaman dusunce gelmiyor. Onerisi su, oturun, ve dusuncenin gelmesini bekleyin. Siz dikkatle beklediginizde dusunce gelmeyecektir. Ama bilinc seviyesi dusmeye basladikca yeni dusunceler yavasca sizacaktir.

Ayrica baska bahsettigi nokta suydu. Herkesin icinde bir konusan ses vardir. Sizin icinizde konusan olumlu mu yoksa olumsuz mu konusuyor? Olumlu konusuyorsa huzur ve mutluluk bedeni olusturuyor, eger olumsuz konusuyorsa  aci bedeni olusturuyor. Bu konusan ustunde ne kadar kontrolumuz var? Yoksa sadece dinleyip, ne derse yapiyor muyuz, ne derse inaniyor muyuz?

Baska okudugum bir yazida da Bagdadli Sufi Cuneyd'den bahsediliyordu. Bir gun hirsizlik yaptigi icin hayatini kaybeden bir adamin gitmis askla ve hayranlikla ayaklarindan opmus. "Napiyorsun?" diye soran muridlerine de, "oyle iyi yerine getirdi ki ona verilen gorevi, bunu hayatiyla odedi." demis

Acaba biz olaylari ve kisileri ne kadar Sufi Cuneyd gibi gorebiliyoruz?

Durup demlenecek neler neler var...










16 Ekim 2011 Pazar

Insan Olmak

Kime soylesem bu bir ay kayinvalidem bizde diye, herkes "ayy Allah yardimcin olsun" dedi :)

Gittigini soyledigimde de "Gozun aydin" dediler :)

Oysa kimsenin bilmedigi ben neler neler gordum bu bir ayda.
Ne zaman isimlerle temsil edildik o zaman ahh neler nelerle yuzlestik, evin her bireyi
Ne zaman kalpte birlestik, cennetti arka bahce
Nasil acilardan korktugumuzu, acilardan kacmak icin ne kurgulara sigindigimizi gordum
Kalbi aciyanin sozunun aci oldugunu gordum
Derinlerde kalan acilarin birgun mutlaka filizlendigini, cicek actigini, o cicegin de diger cicekler gibi mis gibi koktugunu gordum
Hicbir seyin sir olarak kalmayacagini, hicbirseyin hata olmadigini gordum
Herseyin yasanmasi gerektegi gibi yasandigini, aci cekenlerin de acittiklari kisileri, canlari acidigi icin acittiklarini gordum
Kafaya takmanin kalbi otelemek oldugunu, kalbin sesini kistin mi da sagir oldugunu gordum
Ne cok suclanmis oldugumu, hicbir suclamaya tahammulum kalmadigini gordum
Baskalarini "birsey olmak icin degil" sadece onlarin mutlulugunu dusunerek mutlu etmeye calisiyorsan, o anlarin ilahi anlar oldugunu, ve Tanrinin ardi ardina gelen hediyelerini gordum.
Ölüm geldiginde ayrilik olmadigini, eger biri kalpte digeri kafada ise zaten hic birlesmemis (hatta tanismamis) olduklarini gordum
Gercegi yasamanin, duymanin, konusmanin benim icin olsa da herkes icin kolay olmadigini gordum
Ofkemin acittigi kalbi, sefkatimle sarip sarmaladigimda, ASK'in oyununu gordum
Hepimizin iki ayakli hayvanlar oldugunu ama insan olmak icin hergun yeni bir firsata sahip oldugumuzu gordum
Insan olmanin ne zor oldugunu, ama oldun mu da O'na ne kadar yakin oldugunu gordum
Cok zor bir sinavdi ama cok guzel gecti O'nun varligi ve inancim sayesinde
Hosgelmisti kayinvalidem, hosgitti, insallah yine gelir, yeni derslerle
Cunku ben bu bir ay, eger korkmaz, herseyin ustune gidersek, korkunun, sekil degistirmis ofke oldugunu, ve korkunun icinden dumduz gectigimde, ASK'in icinde demlendigimi gordum, O'ndan ayrilmamisligimi...
ASK'i yalniz yasamak cok kolay, boyle gunler olmasa nasil biliriz gercekte KIM oldugumuzu :)