Kitaplarda okumuslugum vardi ama hep bir kulagimdan girip digerinden cikmisti. Iki uc gundur ise derin bir deneyim yasatiliyor bu iki kelime tarafindan. Bir seyi istedigimi farkettigim anda butunum, zihnim, bedenim herseyim, farkinda oldugum herseyim ile korkuya dogru kayiyoruz. Ve aslinda istedigim seyi istemedigimi sadece korktugumu goruyorum. Sonra soruyorum neden korkuyorsun diye? Cevap hep Tanri'ya yeterince guvenmedigime dayaniyor. Evet komik tabii, butun yasadiklarima ragmen hala "Tanri'ya guvenmiyorsun" mesajlari almak. Sonra Tanri'ya guvenmeyenin kim oldugunun izini suruyorum. Ego'ya geliyor, Uma'jiye cikiyor yol. Bu beden ne zaman Uma oldugunu dusunse birsey istiyor, ve bakiyor ki istemiyormus, korkuyormus, cunku Uma olunca Tanri olunmuyormus. Kim ne derse desin. Ben Uma, sen de Tanri diye ise cumle, Ben Uma konumundaki kisinin Tanri'ya %100 guvenmesi mumkun degil, cunku sahsiyet oldugumuzda, kendi dunyalarimizin Tanrisiyiz. Bizden daha onemli kimse yok, bizden daha degerli, daha iyi bilen, daha daha daha...
Ne zamanki Uma siliklesiyor, iki uc tokatla yerlere yigiliyor sesini cikaramiyor bir sure, iste o zaman ne istek var ne korku, hersey olmasi gerektigi gibi akiyor.
Su istekten korkuya ilerlemeyi bir ornekle anlatayim.
Mira okula gitmemiz gerekiyor, giyinmen lazim, yoksa gec kalacaksin.
Mira giyinmiyor.
Yukardaki cumle cok masum gibi duyulsa da Uma Mira'nin okula zamaninda gitmesini istiyor. Iki nedeni var: 1- Uma gec kalinmasindan nefret eder, bunun karsidaki kisiye saygisizlik oldugunu dusunur. Ve KENDI KIZI nasil gec kalip baskasina saygisizlik yapar (sahiplenme ile beraber istek var cumlede)
2- Mira okula gidince Uma yalniz kalacak ve her ne yapmak lazimsa onu yapacak (Mira okula gec kalirsa, Uma'nin da zamani azaliyor ve Mira Uma'nin zamanini ihlal ediyor. UMA'nin ZAMANI sahiplenme ve isteme yine)
Sonra bu istekler nereye gidiyor diye takip ediyorum. Herbiri istekmis gibi gorunuyor. Ancak iyi baktigimda sunlar goruluyor. Benim kizim yanlis bir sey yapamaz, ben yanlis birsey yapamam, yanlis birsey yaparsam onaylanmam, saygi duyulmam, kabul edilmem. YOK SAYILMAK.
Oysa Yok sayilan kim ? Uma? Tanri bilincimizin boyle bir sorunu var midir? Asla.
Iste o yuzden teslimiyet en son adim, iste o yuzden Islam (teslimiyet) son din deniyor. Cunku teslimiyette Uma kiyafetinden soyunuyor ve ciplak kaliyorsun, cirilciplak.
Mesaj yerini buluyor yine. Ne zaman yogun bir sekilde Uma olsam, evet sana guvenmiyorum cunku Uma'yi ve isteklerini yani korkularini daha cok onemsiyorum. Thy will be done degil My will be done diyorum. Ve sukrediyorum gecenin sonunda yeniden gunes doguyor ve goruyorum... SENI o isil isil parlayan gunesimi.
12 yorum:
Uma;
güneşi hergördüğümde şunu diyorum biliyor musun:
biz neden mucizenin, beş duyumuzla algılayamadığımız şeyler olduğunu düşünüyoruz ki.. Oysa mucize, onun hergün orda olabilimesinde..
Konuyla ne alakası var..
yok ama ,sana seslenmek istedim..
Cirilciplak yazarken, "uryan" diye cagirdigimi duyup gelmissin. Sen tabii bulamazsin konuyla alakasini. Ben beni duydugun icin "ne mutlu" diyebilirim sadece :)
Iste budur ayni zamanda mucize. Kulagin duymamistir ama kulaginin icindeki duyup gelmistir :)
ASKla...
Hiç ses vermesemde duyduğunu ve duyurduğumu bildiğimsin inan..
Hele bir yorumun vardı ki :
http://kirilmanoktasinda.blogspot.com/2010/12/sana-kosmak.html
bu yazının altında.. O zaman dedim.. bir kişi bile yazarken murad ettiğini kestirebilmişse, yazılır .. yazılır.. yazılır..
O'nda bulusmasak burda bulusmazdik :)
Yaz sihiriyle, hic susmaz sesi...
yazınla beraber bazı isteklerime çok ciddi bir korkunun eşilk ettiğini farkettim umacım. korkumun isteğimin olmayacağı düşüncesinden kaynaklandığını buldum. bu da yine tanrıya olan güvensizlikten kaynaklanıyor olabileceği gibi aynı zamanda benim o isteğimin olması için gereken çabayı yerine getirmekteki arzusuzluğumdan da kaynaklanıyor olabilir. ve bu isteklerim hep olumsuz sonuçlanır. günlerin güzel olsun.
her seyi O'na birakip istememek ve korkmamak ne guzel degil mi bunu yapmaya calisiyor, yaptigim zamanlar cok mutlu oluyor, korkunun onune geciyor ve basardigimda ise 'ben' yaptim diyorum ya cok sahtekar goruyorum kendimi oyle zamanlarda.
Guguk'cum konuyu tam bilmedigim icin dogru yorum yapamayabilirim ama kelimelerinin arasinda gordugum "isteksizligim" kismi onemli. Bence onun altina bak, genelde yapmamiz gerekenlerin icinde bir heyecan vardir. Yorgunken yoktur ama baska zamanlarda bol bol vardir mesela. Cocuk buyutmek gibi dusun. Gunduz kizarsin puflarsin ama aksam icin akiyordur ilik ilik, dersin nasil da cadilik yapti di mi, nasil da soyleydi diye ve icin kipirdiyordur. O nedenle diyorum isteksiz oldugun konu belki de Tanri'nin da istemedigi ama toplumun belki yapmani gerekli buldugu biseydir. Anne olup calismaya devam etmek gibi olabilir mesela bu ornekte. Tanri belki senin sadece cocugunla ilgilenmeni, toplum ise senin kariyer yapip daha cok para kazanmani, daha buyuk evde oturmani, daha iyi arabaya binmeni ongoruyordur ve sen isteksizce her sabah bebegini opup ise gidiyorsundur.
Ikisinin arasindaki farki anlatabilmisimdir umarim, simdi top sen de :)
Allah kolayliklar versin :)
Pinhan'cim sahtekar'im benim :)) O sahtekari gordukce azalacak sen merak etme :)
Korkunun onune gecemezsin zaten, korkunun icinden gecersin, gidersin ve bir de bakarsin ki o gercek degilmis, icin rahatlar serinler.
ASKla...
güven meselesine katılıyorum ilave olarak; 'kendi dünyalarımızın tanrısıyız demişsin' ya bana bu anahtar cümle gibi geldi :) bir şeyi isterken bunu istemek ve akabinde olacaklar tamamen bizim sorumluluğumuzda, kendin istiyorsun bunu,tek başına,bir şeyi bilinçli olarak seçiyorsun ve zihin bunun yükünü üstlenmek istemediğinden korku yaratıyorda olabilir.. fakat seçmediğinde seçilmişi yaşadığını sanıyorsun..oysaki o da senin seçimin..yani pasif seçimler korkutmuyorda,aktif seçimler korkutuyor sanki.. ilginç bi seçim tanımı oldu ama nası anlatcamı bilemedim :)) bende öyle oluyor galiba.. güzel bir meseleye temas etmişsin,sayende bende düşündüm konu hakkında..
Senin deneyimini bilemedigim icin biraz anlayamama hali icindeyim acikcasi :) Ancak benim deneyimledigim sey de benim secim sansim yok ki :) Yani Mira'yi okula dogru saatinde yetistirmeye calismak isterken, onun agir giyinmesi benim kontrolumde degil. Onun benim kontrolumde oldugunu dusundugum anda iste asil bomba patliyor. Cunku kontrol altina almaya calistikca geri tepiyor. Ya da ben bu iste calismak istiyorum diyeyim, hangi isin bana sunulacagini bilmiyorum. Bir yazi yaz senin deneyimin ustune de anlayalim birbirimizi derinine :))
Ben "kiziyorum oyleyse korkuyorum" asamasina daha yeni geldim, "korkuyorum oyleyse istiyorum"la aramda daha kirk firin ekmek var Uma'cim.
Daha fazla kalp kirmadan, tez zamanda ogrenmek kismet olsun. Iyi ki varsin.
Hic kirk firin ekmek yok:) Ben de bir gun onu, bir gun oburunu bir diger gun de ILAHI ASKi deneyimliyorum :) Hersey ayni anda oluyor, kapilip gitmeyelim bu oyunlara :) Kendimizi bunlarla identify etmedikce hersey olmasi gerektigi gibi oluyor ve geciyor :)
Kalp kirmak demeyelim ona da, kalplerin direnisini artirmak diyelim :) Benim kalbim kirila kirila bu kadar genisliyor :) En genis halinde kimse disinda kalmiyor kirmak icin :) Iyi ki sen varsin, bak neler duydu kulaklarim senin sayende uyumadan once :)
Opuyorum guzel kalbinden ASKla...
Yorum Gönder