Bir film vardi seneler once, arada yayinlanir yine tvlerde. Bir gazeteci bir kasabaya gider ve hep ayni gune uyanir. Ne yapsa cikamaz o gunden. Sanirim ta ki gercek sevgiyi bulana kadar. Sonunu cok iyi animsamiyorum, her zaman oldugu gibi.
Bu sabah uyandim, yataktan kalktim ve kusmak istedim.
Yine uyandik bu dunyaya diye bir igrenme hissi, anlatmam mumkun degil.
Hayatimda sikayet edecegim bir tek anim yok sukurler olsun. Yani konunun hayatim olmadigi gun gibi asikar. Ama bu bulanti!
Yine mi uyandik bu ruyaya Tanrim dedim.
4 yorum:
zihin her ne kadar dillendirmek istese de bazen dillenemiyor ancak şimdi yazacaklarımı kendime de yazıyorum; olan neyse kabul için gelmiştir, salıvermeli, serbest bırakmalı yani bedenlemeli o hissi ve tamamen içe almalı, içe akışa izin vermeli sanki sanki..
hic ne dedigini anlayamadim :)
Kabullenmek; acıyı bile acı olmaktan çıkarır derler.
Suficim aci yoktu ki. Kabullenememislik dersen, evet o vardi sanirim.
Ve komik olan neydi, dun gece tv de groundhog day oynadi. Ben filmin sonunu seyrettim. Adam hep ayni gune uyaninca yuz sekil olduruyor kendini, yine sabah olunca uyaniyor. Sonra bakti ki hep ayni gune uyaniyor, o gun basi dertte olan herkesin yaninda, ama oyle egosal degil icinden geldigi gibi, simsicak. Sonra ise asik oldugu kadinla beklentisiz sadece sevgiyi paylastigi gece. Ertesi gun, gun degismis oluyor :)
Yorum Gönder