Birisi geldi..
Bir dostun, bir sevgilinin kapısını çaldı...
Sevgilisi, - "Kimsin ey güvenilir er," dedi.
Adam, - 'Benim' dedi.
Evinde huzurlu Sevgili; - 'Git' dedi;
'Şimdi çağı değil, böylesine sofrada ham kişinin yeri yok."
Ham kişiyi ayrılık ateşinden başka ne pişirebilir,
İkiyüzlülükten ne kurtarabilir?
....
O yoksul gitti; tam bir yıl yollara düştü...
Sevgilinin ayrılığıyla kıvılcımlar saçarak cayır cayır yandı.
.....
O yanmış-yakılmış kişi pişti.. Olgunlaştı.
Geri geldi.
Gene sevgilinin evinin çevresine düştü.
Yüzlerce korkuyla, yüzlerce defa edebi gözeterek kapının halkasını çaldı..
Ağzından edebe aykırı bir söz çıkacak diye de ödü patlıyor
ve korkup duruyordu.
Sevgilisi, --'Kapıdaki kim?' diye bağırdı.
Adam, -- "Ey gönüller alan, dedi, --"Kapıdaki 'Sensin'. "
Sevgilisi, "Mademki 'Ben'sin, gel içeriye gir," dedi.
....
Ev dar, iki kişi sığmıyor.
(Mesnevi, c. 1, sh. 3068-3075)
7 yorum:
Eyvallah Pirim
Sana öldü diyenlerin gözleri görmez bu hali. Öptüm ellerinden. Kapına ''senim'' diye gelebilmek nasip olsun inşaallah.
söze gerek kalmadı......ileten yüreğin, yazan ellerin, düşünen aklın dert görmesin...
hani kapıdan girersin sevdiğin biri, seni göre göre "Sen mi geldin" der, hı hı SEN geldi demek ne güzeldir :))
"Ey gönüller alan Kapıdaki SENSİN SEN"
"Ne zaman ben oldun?" diye de bir ses geldi taaa derûnumdan...
Cevap:Elbet bir gün SEN olacağım sultanım, himmetinle...İnşaallah.
Hepinizin dualarina Amin diyorum :)
ASKla...
Amin.Çok güzel.Paylaştığınız için sağolun..
Siz sagolun ! :)
Yorum Gönder