8 Ocak 2013 Salı

Kadin


1 hafta once saclarimi kazittim
2 hafta once esim elimden tutup dansa kaldirinca beni mutfakta, once istemedim dansetmek, katilasti butun vucudum, sonra sarildim. Oyle degil, dedi. Kollarini erkek gibi tutma, kadin gibi koy, eller omuzumda olacak. "Benim kadin tarafim kotudur" dedim, ezberden.
20 yil once, bir tokatla baslayan kavganin sonucu kadinimi terkettim anne evimde.
20 yil boyunca adim adim erkeklestim, bilmeden, isteyerek.
Once erkek gibi ozgur oldum. Erkek gibi hesapsiz. Istedigim saatte girdim eve, istedigim saatte ciktim. Istedigim zaman yedim, istedigimde ictim. Erkek gibi capkinlik yaptim, umursamadim. Uzulecekleri kaale almadan sadece kendi mutlulugumu hesapladim, erkek gibi. Bencilligin dibine vurdum. Bana ne kardesim, hosuna gitmiyorsa yapmasin, yasamasin, konusmasin'la bitti cumlelerim. Rest cekip durdum herseye.
Efe vari konustum kimi zaman, agiz dolusu kufurlerle.
Erkekler cok cok sevdi beni, en super kadin oldum onlarin gozunde, cunku hic kadin gibi degildim.
Kadinlardan uzaklastim bir bir. Cekilmez oldular gozumde. Dedikodulari, zayifliklari, herseyi dramatize etmeye meyilli halleri, kontrolsuz duygusalliklari, kiskancliklari. Midemi bulandirdi cogu zaman. Eski kadin halimi gordum onlara bakarken, kendi kadinligimi terkettigim gibi onlari da terkettim bir bir. En yakin kiz arkadaslarimi.
Ayaklarimin ustunde durdum, evler degistirdim, isler degistirdim, paralar kazandim, ulkeler degistirdim. Hicbirseyden korkmadim, hicbir sey beni sindirmedi. Pasiflik gunleri bitmisti, hep ileri hep ileri, aktiftim artik. Bir donem o kadar guclendim ki yaptigim yorumlarla, bakislarimla, hatta sadece varligimla kucumsedim etrafimdakileri. Gucluydum, onlar da guclu olsalar ezilmezlerdi. Tahammul etmedim hicbir zayifliga, kendimdekine etmemisken baskasindakine nasil edebilirdim.
Sonra Hindistan malum yeni dogum. Guru'nun gucu kalbim devreye girdi cocukluk gunlerimdeki gibi. Hatirladim kalpten verilen kararlari, sefkati, anlayisi, toleransi, sabri. Bunlar yetti sandim herhalde. Bu cerceveyle hayatta kalmaya calisiyor kadinligim son 8 yildir.
Dun naturapath randevum vardi. Rahatsizliginin sebebi disi (feminen) yanini gormezden gelmen, dedi. Sadece bir yaninla saglikli olamazsin, disi ve erkek birbirini tamamlar, disi yanina da ihtiyacin var dedi.
Gormezden geldigim kadinligim, son iki yildir hastaliklarla tokatliyordu beni ama hala bakacak yurek bulamiyordum.
Terkettigim kadinligimla kaybetmistim yaraticiligimi, sakinligimi, sessizligimi, yumusakbasliligimi, ozverililigimi, pasifligimi, sicakligimi. Tacize ugramis kadinligimi iyilestirmeden terketmistim. Erkek olunca iyilestim sanmistim. Inanir misin, daha yeni anladim.
Artik acidan korkmuyorum, artik erkek yanim sayesinde gordum kendi icsel gucumu. Ozgurlugumun tadini aldim. Sinirsizligimin. Belki bu noktaya gelemezdim erkek yonumu bu kadar guclendirmesem. Simdi hazir oldugumu hissediyorum. Hazir olmasam bu kadar apacik da cikip gelmezdi bunlar karsima zaten.

Surec nasil ilerler bilemiyorum, ancak bugun birinci adim, sariliyorum, cok uzun yillar oldu, cook geride kaldi ama, hayal meyal hatirliyorum, aslinda ben cok guzel bir kadindim...

PS. Bu yazinin ustune posta kutuma dusen satirlari eklemeden edemedim. Bir kitap alintisi, esirgeyemedim:


"We are born to enjoy life. Unfortunately, life is not always enjoyable. To protect us from the horror of emotional distress, our bodies are equipped with a very sophisticated protection system.
This denial system protects us from permanently feeling bad from the emotions we dont have the capacity to address due to lack of maturity or knowledge, or a weakness in our support system.
This denial system, the "guardian" is in charge of hiding the emotions until we are able to meet the conditions that will allow us to digest them and grow from them.
Since we are born to enjoy life, every single part of our body is entitled to participate in this enjoyment.
When we hide an emotional charge somewhere inour body, this place doesnt feel bad because it has become numb. But by the same token, it cant feel good either.
The role of our guardian is also to let us know when we finally meet the requirements to be able to face our emotions. Once we are mature enough, stable enough, strong enough and have a sufficient support system, the guardian lets us know this through a symptom.
A symptom is then an attempt from our deeper inner self to let us know that it is time to change, time to grow, time to heal" - Gilles Marin (from the book Five Elements, Six Conditions - A Taoist Approach to Emotional Healing, Psychology and Internal Alchemy)

4 yorum:

Adsız dedi ki...

Aklımdan geçip duruyordun... Neden içimdeki bu deli öfke bilmiyorum. Her seferinde daha sakin olduğumu söylesem de neden dalgalı denizlerde öfkem kabarıyor, sesim yükseliyor.Haklıyken haksız duruma düşürüyorum kendimi. Nedir içimdeki kavga. Daha ne kadar duvar öreceğim dünya ile kendi arama. Neden sana anlatıyorum içimi. Neden uyku tutmuyor düşlerimi. Neden içimdeki başka ben.
Evren

Uma dedi ki...

Ahh canim benim, icindeki sen, disindaki ayri kalinca ofke kacinilmaz oluyor zaten :)
Yazsana bana

Brajeshwari dedi ki...

bu yazının üstüne, Naber "fıstık" diye yorum katmak isterim...:)

öperim güzel kadin...

Uma dedi ki...

yazana bak, asil sensin guzel kadin, fistik otesi :))